Sızı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağrı, Istırap
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Emekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
Mücbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlayıcı
Balkır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı, Şimşek
Yüzyıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asır
Niyaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
Helezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Helis, Kıvrımlı, Yılankavi
Yığınla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok
Mantıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Mantıki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Acun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Âlem, Kainat, Evren, Kozmos
Traksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
Civar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer
Örme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Trikotaj, Triko, Dantel, Örgü
Sallasırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırtına Almak
İbadet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma, Ayin, Kült
Hakkaniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Adalet, Doğruluk, Nasfet
Doğmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Gelmek
İrşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönterme, Uyarma
Taltif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Okşama, Gönül Hoş Etme, Ödüllendirme
Paralanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didinmek
Mecburen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlulukla
Sohbet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
Yengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet, Zafer, Galebe, Utku
Naaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset, Cenaze
Kestirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek, Sezmek
Müşavir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışman
Polis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolluk, Kollukçu, Zabıta, Sakçı
Rahatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin, Keyifsiz, Hasta
Beledi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
Kımıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Kımıldamak
Kumbara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle
Yüce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
Tanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.