Sancımak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağrımak, Burulmak, Tutmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kırıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufalamak
Doğu Bilimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsteşrik
Hukuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
Borcu Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
Yoğuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif Etmek
Çarşamba Akşamı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salı
Tekrar Tekrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst Üste, Ardı Ardına, Kayta Kayta
Pota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manka
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ünlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur, Şöhretli, Bilinen, Namlı, Namdar, Şanlı, Anlı Şanlı, Sait, Sesli, Tanınmış, Vokal
Kebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
Açgözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamahkâr, Doymaz, Haris, Hırslı, Açgöz, Gözü Aç
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Olgunlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
Kıpırdanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
İltihaplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
Akçeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mali
Yeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cedit, Taze, Acar, Gıcır Gıcır, Henüz, Sıfır, Kullanılmamış, Nev
Kahvedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezve
Başsağlığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taziye
Depreşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek, Canlanmak, Kanamak, Tepmek, Uyanmak, Üstelemek
Miting kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplantı, Gösteri
İstimzaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
Tetebbu Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
İmamkayığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabut
Vana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Valf
Kılavuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delalet
Duraksamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
Göçebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhacir, Göçer
Tekerlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teker
Toygan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
Derbent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Dar Geçit
Müteahhitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenicilik, Bağıtçılık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.