Yadırgamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Garipsemek, Küllenmek, Alışamamak, Rahatsız Olmak, Ürkmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hazırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizmek, Kotarmak, Kurmak, Sağlamak, Tayyarlamak
Butik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyimevi
Layık Bilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
Keser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
Görmezliğe Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmezlikten Gelmek
Kızılyörük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılancık
Dizgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Tertip, Nizam
Hall kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözüm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Harek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
Kostik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşındırıcı, Yakıcı
Antikite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkçağ
Verme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
Lazım Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
Yiğitçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Yüreklilikle
Biçimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
Hırsızlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çırpmak
Talimat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Direktif, Emir, Yönetmelik
Atelye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlik
Ekincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
Pres kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırıcı, Mengene, Baskı, Cendere
Mudil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık
Kızışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlenmek, Hareketlenmek, Artmak, Hızlanmak
Kavzamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Tutmak, Kavramak, Korumak, Muhafaza Etmek, Tanzim Etmek
Bitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sınırsız
Çekin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakın
Mintan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Devrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
Çınka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Telefon
Şenaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık, Kötülük
Zorunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk
Muafiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık, İmtiyaz
Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.