Aradığınız eş sesli (sesteş) Yıl kelimesinin anlamı ve örnekleri;
1. Dünya'nın, Güneş çevresinde tam bir dolanım yapması için geçen 365 gün, 5 saat ve 49 dakikalık zaman. "Tam bir yıl sonra tekrar karşılaştık."
2. On iki aylık dönem, sene. "Düğün bu yıl bitmeden yapılacak."
3. Yılmak, bıkmak, usanmak. "Senin bu yaramazlıklarından yıldım."
Eş Sesli (Sesteş) Kelime Örneği Arayın
Yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları farklı olan kelimelere eş sesli (sesteş) kelimeler denir.
Eş sesli (sesteş) kelime: Diz
(dersimiz.com-15334)
1. Bacağın ortasındaki bölüm. "Her gelişinde dizlerinden şikâyet ederdi."
2. Bir şeyleri dizmek. "Tespih tanelerini ipe özenle dizdi."
Eş sesli (sesteş) kelime: Dal
(dersimiz.com-15332)
1. Ağacın kollarından her biri. "Ağacın dallarını biraz budamakla iyi ettik."
2. Suya, sıvıya dalmak. "Bu kadar yüksekten suya dalmak pek akıllıca değil."
Eş sesli (sesteş) kelime: Kâr
(dersimiz.com-67971)
1. Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı. "Bu satıştan beş bin kârım oldu."
2. Yarar, fayda. "Bu işten bizim kârımız ne?"
3. Maliyet fiyatıyla satış fiyatı arasındaki fark. "İnan bir lira kârına satıyorum."
Bir yağı türü olan kar ile kazanç olan kâr farklı anlamdadır ve sesteş, eş anlamlı değildir.
Eş sesli (sesteş) kelime: Kemer
(dersimiz.com-16082)
1. Kumaş, deri veya metalden yapılan bel bağı. "Bugün kendine deri bir kemer almış."
2. Etek, pantolon vb. giysilerin bele gelen bölümü. "Bu pantolonun kemeri belimi çok sıkıyor."
3. Emniyet kemeri. "Kemerini takmadan yola çıkmaz."
Eş sesli (sesteş) kelime: Gül
(dersimiz.com-15311)
1. Bir çiçek türü. "Bahçedeki tüm güller açmış."
2. Gülmek, gülümsemek, tebessüm etmek. "Sen gülünce, ben de gülmekten kendimi alamadım."
Eş sesli (sesteş) kelime: Ünlü
(dersimiz.com-15305)
1. Meşhur. "Tüm ünlüler bu lokantaya gelir."
2. Ses yolunda bir engele çarpmadan çıkabilen ses, vokal, sesli, sesli harf: a, e, ı, i, o, ö, u, ü.. "Cümlede ünlü harfleri bulmak zor olmadı."
Eş sesli (sesteş) kelime: Ak
(Dersimiz.Net-8183)
1. Beyaz renk. "Ak saçlı adam geldi ve hiç konuşmadan çekip gitti."
2. Sıvıların akması. "Anons yaptılar, sular bugün de akmayacakmış."
Eş sesli (sesteş) kelime: Kız
(dersimiz.com-15358)
1. Dişi çocuk. "Sınıfta yedi kız, beş erkek olmak üzere toplam on iki öğrenci vardı."
2. Öfkelenmek, sinirlenmek. "Dediğini unutmamalıydım, bana kızmakta haklısın."
Eş sesli (sesteş) kelime: Sır
(dersimiz.com-68484)
1. Aynaların arkasına ve kaplama metal eşyanın yüzüne sürülen ince tabaka.. "Bu aynanın sırrı dökülmeye başlamış."
2. Varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey. "Bu sırrımızı kimseye söyleme."
3. Aklın erişemediği, açıklanamayan veya çözülemeyen şey, giz, gizem. "Uzayın sırları hep ilgimi çekmiştir."
Eş sesli (sesteş) kelime: Ton
(dersimiz.com-15304)
1. Dir rengin veya sesin tonu. "Bence saçlarını bir ton daha açık boyatmalısın."
2. 1.000 kg ağırlığın karşılığı. "Bu bahçeden kaç ton mahsul alınır ?"
Eş sesli (sesteş) kelime: Kıl
(dersimiz.com-15362)
1. Baştaki saçlar hariç, memeli hayvanlarda vücudu örten tüyler. "Oldukça kıllı bir vücudu vardı."
2. Huysuz, geçimsiz (kimse). "Gidip ben söylemem, şimdi bana kıllık yapar."
3. Etmek, yapmak. "Akşam namazını kılmak için acele ediyordu."
Eş sesli (sesteş) kelime: Kazan
(dersimiz.com-68170)
1. Başarılı olmak, kazanmak. "Ne istersen alırım, sen yeter ki sınavı kazan."
2. Çok miktarda yemek pişirmeye veya bir şey kaynatmaya yarayan büyük, derin kap. "Bu kazanlarda ne pişecek?"
3. Buhar makinelerinde, kalorifer tesisatında, suyun kaynatıldığı büyük derin kap. "Bunun kazanında arıza var."
Eş sesli (sesteş) kelime: Açma
(dersimiz.com-69563)
1. Açmak işi. "Pencereyi açma." "Çantamı izinsiz açma."
2. Bir tür susamsız, kalınca, yağlı çörek. "Bana da iki açma al." "Gel açma yiyelim."
3. Orman içinde ağaç kesme veya yakma yoluyla tarıma elverişli bir duruma getirilen arazi. "Bu açma yüzünden ceza aldı."
Eş sesli (sesteş) kelime: Saç
(dersimiz.com-15326)
1. Başımızdaki kıl yumağı. "Saçlarını kısa kestirmişsin."
2. Etrafa yaymak, saçmak. "Düğünde saçılan paranın haddi hesabı yoktu."
Eş sesli (sesteş) kelime: Arı
(dersimiz.com-68516)
1. Bal ve bal mumu yapan, iğnesiyle sokan böcek. "Arı sokması çok can yakıyor."
2. Temiz. "Bu zamanda böyle arı bir su bulmak çok zor."
3. Yabancı şeylerden arınmış, katışıksız, saf, halis, öz. "Çok arı bir zeytinyağıymış, lezzetine bayıldım."
Eş sesli (sesteş) kelime: Kuru
(dersimiz.com-48111)
1. Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı. "Bu çamaşırlar kuru." "Sobaya iki kuru odun daha atın."
2. Kurutulmuş, taze ve yeşil karşıtı. "Biraz da kuru nane katalım." "Bir tencere kuru fasulye pişirdim."
3. Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan. "Bu kuru bölgede yaşanmaz."
4. Zayıf, çelimsiz, arık, sıska, kaknem. "Bu çocuk neden bu kadar kuru?"
Eş sesli (sesteş) kelime: Sel
(dersimiz.com-45059)
1. Su taşkını. "Tüm eşyalarımı selde kaybettim."
2. Hareket hâlindeki büyük kalabalık, yığın. "Çok seviliyordu, cenazesinde insan seli vardı."
3. Yoğunluk. "Penceren süzülen ışık seli odayı aydınlatıyordu."
Eş sesli (sesteş) kelime: Yar
(dersimiz.com-68911)
1. Uçurum. "Bu yar çok derin."
2. Yarmak, uzunlamasına bölüp ayırmak. "Sen bu odunları da yar."
Buradaki yar kelimesi ile şapkalı a ile yazılan sevgili anlamındaki yâr kelimesi farklıdır, eş sesli değildir.
Eş sesli (sesteş) kelime: Baş
(dersimiz.com-20854)
1. İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa. "Attığın silgi, başıma isabet etti."
2. Bir topluluğu yöneten kimse. "Anayasamıza göre, Cumhurbaşkanı devletin başıdır."
3. Başlangıç. "Ben bu işin başından beri buradayım, benden daha iyi mi bileceksin?"
Eş sesli (sesteş) kelime: Er
(dersimiz.com-15339)
1. Erken, geç olmayan. "Er ya da geç bu iş olacak."
2. En rütbesiz asker. "Erler, eğitimlerine kesintisiz devam ediyordu."
Örneklendirilmesini istediğiniz, eş sesli (sesteş) kelimeler-sözcükleri BURADAN ekleyebilirsiniz.
Bu sayfadaki içerikler kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.