çevrelemek kelimesinin mecaz anlamı

çevrelemek kelimesinin mecaz anlamı:
Bir konunun sınırlarını çizmek, tahdit etmek.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

zıddiyet kelimesinin mecaz anlamı Sevişmezlik.

sigortalı kelimesinin mecaz anlamı Güvence altına alınmış.

alevlenmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Şiddeti artmak. 2. Öfkelenmek.

parmaklamak kelimesinin mecaz anlamı Dürtmek, kışkırtmak.

ateş almak kelimesinin mecaz anlamı 1. Coşmak. 2. Telaşlanmak, heyecanlanmak. 3. Öfkelenmek. 4. Acele davranmak, acele etmek.

hırpalamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Ağır bir davranışla üzmek. 2. İtip kakmak, azarlamak.

çakal kelimesinin mecaz anlamı Kurnaz, yalancı, düzenci, aşağılık kimse.

apışmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yığılıp, yorulup başladığı işi bitirememek. 2. Ne yapacağını kestirememek, bilememek, bocalamak, şaşırıp kalmak, şaşırmak.

leke kelimesinin mecaz anlamı Yüz kızartacak, onur kıracak durum, namussuzluk.

avcı kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyi büyük bir özenle izleyerek iyisini bulup ortaya çıkaran ve tanıtan kişi.

arena kelimesinin mecaz anlamı Siyasal çekişmelerin, ayak oyunlarının döndüğü yer.

şahane kelimesinin mecaz anlamı Çok güzel, hükümdara yakışacak halde olan, pek mükemmel.

siftah kelimesinin mecaz anlamı İlk kez olarak.

kritik kelimesinin mecaz anlamı Nazik.

kızışmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Zorlu, sert, kızışık bir durum almak, şiddetlenmek, artmak. 2. Hızlanmak, hareketlenmek.

süslemek kelimesinin mecaz anlamı Birinin ayıplarını uzun uzun yüzüne vurmak.

ana vatan kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin ilk kez yetiştiği, göründüğü yer.

köhne kelimesinin mecaz anlamı İçinde yaşanılan zamana göre geride kalmış, aykırılaşmış eskimiş, çağ dışı.

ağır aksak kelimesinin mecaz anlamı Kesintili, düzensiz.

alıcı kelimesinin mecaz anlamı Azrail.

kelimesinin mecaz anlamı Düzen, tuzak.

üvey evlat kelimesinin mecaz anlamı Kötü davranılan kimse.

yemlik kelimesinin mecaz anlamı 1. Alımsa, rüşvet. 2. Kumarda her zaman yitiren kişi. 3. Karşılıksız geçim sağlanan yer ya da kimse.

kulübe kelimesinin mecaz anlamı Alçak gönüllülük göstermek amacıyla "ev" anlamında kullanılan bir söz.

düğüm kelimesinin mecaz anlamı Anlaşılamayan, çözülemeyen karışık durum.

aydınlık kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay anlaşılacak derecede açık olan, vazıh. 2. Kötülükten uzak, temiz, saf.

kazak kelimesinin mecaz anlamı Karısına söz geçirebilen, dediğini yaptırabilen erkek, kılıbık karşıtı.

daltaban kelimesinin mecaz anlamı Aşağılık kimse.

kaçık kelimesinin mecaz anlamı Bazı davranışları delice olan.

cizvit kelimesinin mecaz anlamı Fesatçı.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü