ağır kelimesinin mecaz anlamı

ağır kelimesinin mecaz anlamı:
1. Değeri çok olan, gösterişli.

2. Çetin, güç.

3. Tehlikeli, korkulu, vahim.

4. Sıkıntı veren, bunaltan.

5. Dokunaklı, insanın gücüne giden, kırıcı.

6. Ağırbaşlı, ciddi.

7. Keskin, boğucu (koku).

8. Davranışları yavaş olan.

9. Sindirimi güç (yiyecek).

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

yiğit kelimesinin mecaz anlamı Medeni cesareti olan (kimse).

tutuk kelimesinin mecaz anlamı Durgun, çekingen.

yukarı kelimesinin mecaz anlamı Yüksek bir kişi ya da orun.

yazı kelimesinin mecaz anlamı 1. Yazgı, kader, alınyazısı. 2. Kaleme alınmış yapıt.

tenezzül kelimesinin mecaz anlamı Gönül indirme.

illetli kelimesinin mecaz anlamı İkide bir aksaklık gösteren.

küfelik kelimesinin mecaz anlamı Kendi kendine yürüyemeyecek derecede sarhoş kimse.

amel kelimesinin mecaz anlamı Sürgün, ötürük, ishal.

dallanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yayılmak, gelişmek, genişlemek. 2. Karışık, güç ve içinden çıkılmaz duruma girmek.

çelikleşmek kelimesinin mecaz anlamı Çelik gibi sağlam olmak.

kundakçı kelimesinin mecaz anlamı Bozguncu, ara bozucu.

çocuk kelimesinin mecaz anlamı 1. Büyükler arasında daha az yaşlı olan kişi. 2. Büyüklere yakışmayacak daha çok küçüklerin yapabileceği gibi davranan kimse. 3. Belli bir işte yeteri kadar deneyimi ve yeteneği olmayan kimse.

apiko kelimesinin mecaz anlamı Hazır, tetik, derli toplu.

hurda kelimesinin mecaz anlamı İşe yaramayacak derecede bozulup sakatlanmış, zarar görmüş.

meydan kelimesinin mecaz anlamı Fırsat ya da olanak.

saçma kelimesinin mecaz anlamı 1. Akla uygun olmayan, pestenkerani, absürt. 2. Yersiz, akla aykırı, tutarsız söz.

kavrulmak kelimesinin mecaz anlamı Yaşı ilerlemesine karşın iyi gelişememek, cılız kalmak.

çekici kelimesinin mecaz anlamı Cazibeli, cazip, albenili, alımlı.

doludizgin kelimesinin mecaz anlamı Önüne geçilmeyecek biçimde; çok olarak.

yuvarlamak kelimesinin mecaz anlamı İstekle ve çabucak yemek ya da içmek.

kavga kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir amaca erişmek, bir şeyi elde etmek veya bir şeye karşı koyabilmek için harcanan çaba, verilen mücadele.

kırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yok etmek. 2. Gücünü, etkisini azaltmak.

pişmek kelimesinin mecaz anlamı 1. İşe alışıp beceriksizliği kalmamak. 2. İş için konuşulup hazırlanmak. 3. Bunalacak kadar sıcaklık duymak.

batakhane kelimesinin mecaz anlamı İşlerin zamanında ve gereğince yapılmadığı yer.

iklim kelimesinin mecaz anlamı Ülke, diyar.

ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.

reaya kelimesinin mecaz anlamı Hristiyan.

berhava etmek kelimesinin mecaz anlamı Bitirmek, yok etmek.

ticani kelimesinin mecaz anlamı Yobaz, gerici.

kenetlemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Birbirine geçirerek bağlamak. 2. Sıkıca birbirinin üzerine kapamak.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü