1. Çıkarcı, asalak.
2. Sırnaşık, yapışkan (kişi).
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
ayıklamak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevde gereksiz görülenleri işinden ayırmak.
iğne kelimesinin mecaz anlamı Dokunaklı söz.
karambol kelimesinin mecaz anlamı Çarpışma, birbirine çarpma, karışıklık.
politikacı kelimesinin mecaz anlamı Karşısındakinin duygularını okşayarak çıkar sağlayan kimse, siyasetçi.
hedef kelimesinin mecaz anlamı Amaç, gaye, maksat.
mezhep kelimesinin mecaz anlamı Anlayış, görüş.
konum kelimesinin mecaz anlamı Durum, yer, vaziyet, pozisyon.
kara elmas kelimesinin mecaz anlamı Maden kömürü.
sapmak kelimesinin mecaz anlamı Doğruluktan ayrılıp kötü ya da yanlış yola düşmek.
hamam anası kelimesinin mecaz anlamı İriyarı, güçlü ve şişman kadın.
kılıf kelimesinin mecaz anlamı Yolsuz bir işe bulunan sudan gerekçe.
tükenmek kelimesinin mecaz anlamı Güçsüzleşmek.
aşılamak kelimesinin mecaz anlamı Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek.
saparta kelimesinin mecaz anlamı Azar, tersleme.
boğmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Aldatıp malı pahalıya satmak. 2. Silik bir duruma getirmek, bastırmak. 3. Tamamıyla kaplamak, sarmak. 4. Bir kimseyi bir şeyin fazlasına eriştirmek. 5. Bunaltmak.
dama taşı kelimesinin mecaz anlamı Sık sık bir yerden başka bir yere giden veya atanan kimse.
kağşamak kelimesinin mecaz anlamı Zayıflamak, gevşemek, güçsüzleşmek.
falso kelimesinin mecaz anlamı Yanlış veya yapılmaması gereken bir davranış.
karın kelimesinin mecaz anlamı İç, akıl, kafa.
kasap kelimesinin mecaz anlamı Kan dökücü, hunhar.
dolap kelimesinin mecaz anlamı Düzen, hile.
görüş kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir olay, varlık veya düşünce üzerinde varılan yargı, fikir. 2. Benzerlerinden ayıran özellik, konsept.
kancalamak kelimesinin mecaz anlamı Kancayı takmak.
çekememek kelimesinin mecaz anlamı 1. Katlanamamak. 2. Kıskanarak hoş görmemek.
kâr kelimesinin mecaz anlamı Yarar, fayda.
deşmek kelimesinin mecaz anlamı Bir sorunun üzerinde yeniden durmak, hatırlatmak, kurcalamak.
yara kelimesinin mecaz anlamı Dert, üzüntü, acı.
artist kelimesinin mecaz anlamı Olduğundan başka türlü görünen, yapmacık ve abartılı davranan kimse.
ballı börek kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay elde edilen. 2. Getirisi çok olan. 3. Çok tatlı, iştah artırıcı.
derin kelimesinin mecaz anlamı 1. Pek içten gelen veya içe işleyen. 2. Çok içten gelen. 3. Dip.