Bir şeye veya kendi malı gözüyle bakmak.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
çıldırmak kelimesinin mecaz anlamı Israrla istemek, büyük arzu göstermek.
sahiplenmek kelimesinin mecaz anlamı Korumak, arka çıkmak, gözetmek.
parçalı kelimesinin mecaz anlamı Kinayeli, dokunaklı.
mangır kelimesinin mecaz anlamı Para.
ezmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Üzmek, sıkıntıya sokmak. 2. Baskı altında tutmak. 3. Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak. 4. Yenmek, sindirmek.
saçma kelimesinin mecaz anlamı 1. Akla uygun olmayan, pestenkerani, absürt. 2. Yersiz, akla aykırı, tutarsız söz.
bilgiç kelimesinin mecaz anlamı Bilgisiz olduğu halde bilgili görünmek isteyen, bilgili geçinen kimse, çok bilmiş.
kraliçe kelimesinin mecaz anlamı Kendi cinsleri arasında herhangi bir bakımdan üstünlüğü olan.
iman etmek kelimesinin mecaz anlamı Güçlü bir inanç duymak.
erk kelimesinin mecaz anlamı Sözü geçerlik, istediğini yaptırabilme gücü, nüfuz.
post kelimesinin mecaz anlamı 1. Tarikatlarda şeyhlik makamı. 2. Makam.
hâl kelimesinin mecaz anlamı 1. Güç, kuvvet, takat. 2. Kötü durum, sıkıntı, dert.
yüklenmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Üstüne düşmek, zorlamak. 2. Bir şeyi yapmayı kabul etmek, üstüne almak.
teklemek kelimesinin mecaz anlamı Kalp düzenli çalışmamak.
kıvam kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin en uygun zaman veya durumu.
haşarat kelimesinin mecaz anlamı Değersiz ve zararlı kimseler.
batakhane kelimesinin mecaz anlamı İşlerin zamanında ve gereğince yapılmadığı yer.
aydınlanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir konuyla ilgili olarak ayrıntılı, açık seçik bilgiler edinmek. 2. Belirli, açık seçik bir duruma gelmek. 3. Mutlu olmak, sevinmek, açılmak, rahatlamak.
domuzluk kelimesinin mecaz anlamı Hainlik, haincesine inatçılık.
çolpa kelimesinin mecaz anlamı Acemi, beceriksiz, eli işe yakışmayan.
bülbül kelimesinin mecaz anlamı Sesi çok güzel olan kimse.
beyzade kelimesinin mecaz anlamı Özenle büyütülmüş, nazlı kimse.
kapılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Birine güvenip boş bulunarak aldanmak. 2. Bir kimseye tutulmak, bağlanmak, aşırı sevgi duymak. 3. Bir şeyin veya kimsenin güçlü etkisinde kalmak.
alaca kelimesinin mecaz anlamı Gizli yön, kötü huy. Güvenilmez kişi.
çeneli kelimesinin mecaz anlamı Çenesi olan çok konuşan.
kahpe kelimesinin mecaz anlamı Dönek.
ince kelimesinin mecaz anlamı 1. İyiden iyiye, enikonu, ayrıntılı. 2. Düşünce, duygu veya davranış bakımından insanın sevgi ve saygısını kazanan, zarif, kaba karşıtı.
yuva kelimesinin mecaz anlamı 1. Aile ocağı. 2. Bir şeyin çok bulunduğu yer.
düşman kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse "Çikolata düşmanı." 2. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse. "Sigara düşmanı."
sallandırmak kelimesinin mecaz anlamı Darağacına çekmek, asmak.