Kendisinden sakınıldığı için sözü geçen, istediğini yaptırabilen güçlü kimse.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
tango kelimesinin mecaz anlamı Aşırı bir biçimde son modaya uyarak giyinmiş (kadın).
cilve kelimesinin mecaz anlamı Görünme, ortaya çıkma, tecelli.
şeker kelimesinin mecaz anlamı Sevimli, cana yakın ve güzel.
istifçi kelimesinin mecaz anlamı İstifçilik yapan.
bahar kelimesinin mecaz anlamı 1. Gençlik dönemi. 2. Yeşillik, yenilebilen otlar. 3. Bir şeyin, bir işin başlangıcı.
küplü kelimesinin mecaz anlamı Meyhane.
zalim kelimesinin mecaz anlamı Acımasız, kıyıcı.
handikap kelimesinin mecaz anlamı Elverişsiz durum, engel.
dekor kelimesinin mecaz anlamı Görünüş, manzara.
kucak kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir durumun veya şeyin sınırlarının arası, iç.
tip kelimesinin mecaz anlamı İlgi çekici, değişik, delice davranışları olan kimse.
ekmek kelimesinin mecaz anlamı 1. İnsanı geçindirecek iş, kazanç. 2. Bir şeyin başlamasına yol açacak sebepleri hazırlamak.
çığırtkan kelimesinin mecaz anlamı Çıkarı olduğu için birini övüp koruyan kimse.
yumruk kelimesinin mecaz anlamı Baskı.
çuvallamak kelimesinin mecaz anlamı Başaramamak.
göbek kelimesinin mecaz anlamı 1. Yağ bağlamış şişman karın. 2. Bazı sebze ve meyvelerin orta kısmı. 3. Atalar ve torunlar zincirinde kuşak, nesil, batın.
dikte etmek kelimesinin mecaz anlamı Birine isteklerini zorla kabul ettirmek.
akış kelimesinin mecaz anlamı Sürüp gidiş, ilerleyiş.
sükse kelimesinin mecaz anlamı Gösteriş, çalım, ilgi çekecek durum.
kartopu kelimesinin mecaz anlamı Beyaz ve tombul.
dert kelimesinin mecaz anlamı insanı için için kemiren üzüntü, sorun, kaygı.
aşındırmak kelimesinin mecaz anlamı Bir yere pek çok gidip gelmek.
atlatmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü bir durumu geçiştirmek, savmak. 2. Görüşmekten, konuşmaktan kaçmak. 3. Savsaklamak. 4. Aldatmak.
sarıklı kelimesinin mecaz anlamı Müslüman din adamı.
kulvar kelimesinin mecaz anlamı İçinde bulunduğu veya ilgili olduğu alan.
karabiber kelimesinin mecaz anlamı Sevimli ve ufak tefek esmer güzeli.
miras kelimesinin mecaz anlamı 1. Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik. 2. Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey.
hayati kelimesinin mecaz anlamı Büyük önem taşıyan, önemli.
koltuk altı kelimesinin mecaz anlamı Kayırma.
dinelmek kelimesinin mecaz anlamı 1. İnat etmek. 2. Karşı koymak, kafa tutmak.