1. Yağ bağlamış şişman karın.
2. Bazı sebze ve meyvelerin orta kısmı.
3. Atalar ve torunlar zincirinde kuşak, nesil, batın.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
şakullemek kelimesinin mecaz anlamı Yoklamak.
şaklaban kelimesinin mecaz anlamı Dalkavuk.
tatmak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyden yeterince zevk almak ya da bir şeyin olumsuz etkisine uğramak.
seslenmek kelimesinin mecaz anlamı Birine karşı söylemek, söz yöneltmek.
demirbaş kelimesinin mecaz anlamı Bir yerin eskisi, emektarı olan.
göçebelik kelimesinin mecaz anlamı Sürekli bir yeri olmayıp, sık sık yer değiştirme hali.
eksiksiz kelimesinin mecaz anlamı İyi, namuslu, temiz.
uyuz olmak kelimesinin mecaz anlamı Birine, bir şeye sinirlenmek.
cereyan kelimesinin mecaz anlamı Aynı eğilimde olan, aynı görüşü paylaşan kimselerin oluşturduğu hareket.
lava etmek kelimesinin mecaz anlamı Birini çekiştirmek.
deste kelimesinin mecaz anlamı Çok.
yıpranmak kelimesinin mecaz anlamı Çeşitli etkenlerle eski gücü kalmamak.
kumpanya kelimesinin mecaz anlamı Kafadarlar takımı.
sulu zırtlak kelimesinin mecaz anlamı Oyunlarda kuralları bozup mızıkçılık eden, ağlayan, kaçan kimse.
iflas etmek kelimesinin mecaz anlamı Düşünce, iddia, tez, kimse vb. yenilgiye uğramak, değeri düşmek.
hoca kelimesinin mecaz anlamı Akıl öğreten, öğüt veren kimse.
illet kelimesinin mecaz anlamı Hastalık derecesine varan alışkanlık.
incitmek kelimesinin mecaz anlamı Kötü söz veya davranışla birini kırmak, üzmek.
akış kelimesinin mecaz anlamı Sürüp gidiş, ilerleyiş.
demir kelimesinin mecaz anlamı Güçlü, kuvvetli, sert.
çember kelimesinin mecaz anlamı Aşılması, çözümü güç durum.
aşırıcı kelimesinin mecaz anlamı Çalan, aşıran, hırsız.
tutuk kelimesinin mecaz anlamı Durgun, çekingen.
kaymak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyin en iyi ve seçkin bölümü. 2. Görüş, düşünce veya tutumunu değiştirmek. 3. İstemeden bir şey yapmak anlamıyla bazı deyimlerde geçer.
karalamak kelimesinin mecaz anlamı Leke sürmek, kötülük yüklemek.
tirendaz kelimesinin mecaz anlamı 1. Becerikli, elinden iş gelir. 2. Temiz ve zarif giyinmiş.
kasılmak kelimesinin mecaz anlamı Büyüklenmek, kurumlanma, gururlanmak.
artırmak kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir davranışta ileri gitmek, ölçüyü aşmak.
yan kelimesinin mecaz anlamı İstekleri karşıt olan iki kişiden veya topluluktan biri.
sirayet etmek kelimesinin mecaz anlamı Yayılmak, dağılmak.