halita kelimesinin mecaz anlamı

halita kelimesinin mecaz anlamı:
Birden çok ögeden oluşmuş karmaşık bir bütün.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

ocak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyin en çok bulunduğu veya yapıldığı yer, merkez. 2. Ev, aile.

aşındırmak kelimesinin mecaz anlamı Bir yere pek çok gidip gelmek.

çıldırmak kelimesinin mecaz anlamı Israrla istemek, büyük arzu göstermek.

yaşamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yer tutmuş olmak. 2. Hoş vakit geçirmek, keyif sürmek. 3. Birine "ne mutlu" olmak. 4. Süredurmak.

Kâbe kelimesinin mecaz anlamı Bir kimsenin taptığı, kutsal saydığı yer.

küplü kelimesinin mecaz anlamı Meyhane.

küfe kelimesinin mecaz anlamı Kaba et, kıç.

tilki kelimesinin mecaz anlamı Pek kurnaz.

iflas kelimesinin mecaz anlamı Yenilgiye uğramak, değerini yitirme.

kazınmak kelimesinin mecaz anlamı Varını yoğunu çıkarıp vermek.

arka kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir şeyin gizli, bilinmeyen yüzü, iç yüz. 2. Kayıran kişi, kayırıcı, koruyucu.

örümceklenmek kelimesinin mecaz anlamı Ateşli hastalıklarda göz, ağız gibi yerler kurumuş salgılarla perdelenir gibi olmak.

yörük kelimesinin mecaz anlamı Birinin üzerine bırakılan veya birinin üzerine almak zorunda kaldığı ağır ödev.

gelişmek kelimesinin mecaz anlamı İlerlemek, olgunlaşmak, genişlemek, inkişaf etmek.

beyin kelimesinin mecaz anlamı Akıl, anlayış.

zemin kelimesinin mecaz anlamı Temel, dayanak.

falso kelimesinin mecaz anlamı Yanlış veya yapılmaması gereken bir davranış.

darbe kelimesinin mecaz anlamı Birini kötü duruma düşüren, sarsan olay.

paralanmak kelimesinin mecaz anlamı Bir işte çok çaba ve özen göstererek uğraşmak.

köpürmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok kızmak, birdenbire öfkelenmek, feveran etmek. 2. Gerekli gereksiz, aralıksız ve bıktırıcı konuşup durmak.

dava kelimesinin mecaz anlamı 1. Sorun, mesele. 2. Ülkü.

incinmek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimse, üstün olan birinin kendisine karşı olan herhangi bir hareketinden acı duymak, üzüntü duymak, gücenmek, kırılmak.

helak kelimesinin mecaz anlamı Bitkin bir duruma gelme veya getirme.

bağdamak kelimesinin mecaz anlamı İçinden çıkılmayacak bir duruma getirmek, kördüğüm etmek.

hummalı kelimesinin mecaz anlamı Sürekli, sıkı ve hareketli.

karagöz kelimesinin mecaz anlamı Güldürüp eğlendiren kimse.

bürümek kelimesinin mecaz anlamı Çok güçlü etkilemek.

esir kelimesinin mecaz anlamı Bir düşünceye veya bir kimseye körü körüne bağlı olan kimse.

istikrar kelimesinin mecaz anlamı Denge.

kalp kelimesinin mecaz anlamı 1. Sevgi, gönül. 2. Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri. 3. Duygu, his.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü