Çok eziyet vermek.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
dert kelimesinin mecaz anlamı insanı için için kemiren üzüntü, sorun, kaygı.
başıboş kelimesinin mecaz anlamı Yönetimsiz, baskısız, denetimsiz.
derviş kelimesinin mecaz anlamı 1. Yoksulluğu, çilekeşliği benimsemiş kimse. 2. Alçak gönüllü ve her şeyi hoş gören kimse.
derya kelimesinin mecaz anlamı 1. Bilgili kimse. 2. Bir şeyin bol olduğu yer.
uygun kelimesinin mecaz anlamı Orantılı, oranlı.
toparlanmak kelimesinin mecaz anlamı Para yönünden durumunu düzeltmek.
ağırlık kelimesinin mecaz anlamı 1. Sıkıntı. 2. Ağırbaşlılık. 3. Değerli olma durumu. 4. Uyuşukluk ve gevşeklik durumu.
omuzlamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Destek vermek. 2. Bir iş veya görevi yüklenmek, sorumluluk almak.
has kelimesinin mecaz anlamı İyi nitelikleri kendinde toplamış olan.
dar kelimesinin mecaz anlamı 1. (Kafanın doğurucu melekeleri hakkında) Yetersiz. 2. Kısa, az, elverişsiz.
beşaret kelimesinin mecaz anlamı Çok çirkin ve biçimsiz şey.
kazak kelimesinin mecaz anlamı Karısına söz geçirebilen, dediğini yaptırabilen erkek, kılıbık karşıtı.
aksak kelimesinin mecaz anlamı Yolunda gitmeyen, iyi işlemeyen.
despot kelimesinin mecaz anlamı Her istediğini ve dilediğini yaptırmak isteyen kimse, tiran.
iblis kelimesinin mecaz anlamı Kötü ve düzenci kimse.
körlük kelimesinin mecaz anlamı 1. Dikkatsizce ve beceriksizce yapılan iş. 2. Gerçeği görememe durumu.
mihrap kelimesinin mecaz anlamı Umut bağlanan yer.
boşalmak kelimesinin mecaz anlamı Derdini, sıkıntısını birine aktararak ferahlamak, deşarj olmak.
dayanak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir iddiayı güçlendirmeye yarayan tanıt. 2. Güç verici, yardımcı, destek.
amel kelimesinin mecaz anlamı Sürgün, ötürük, ishal.
karabiber kelimesinin mecaz anlamı Sevimli ve ufak tefek esmer güzeli.
kalafat kelimesinin mecaz anlamı Onarma, tamir etme.
iflas etmek kelimesinin mecaz anlamı Düşünce, iddia, tez, kimse vb. yenilgiye uğramak, değeri düşmek.
titretmek kelimesinin mecaz anlamı Korku salmak.
çirkef kelimesinin mecaz anlamı İğrenç ve bulaşkan kimse veya şey.
aşiyan kelimesinin mecaz anlamı Ev, oturulan yer, mesken.
tercüman kelimesinin mecaz anlamı Amacı anlatmaya yarayan şey.
sakat kelimesinin mecaz anlamı Bozuk ya da eksik.
çürütmek kelimesinin mecaz anlamı Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın boşluğunu, anlamsızlığını ortaya koymak.
gebe kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir birikim sonucu ortaya çıkması beklenen (durum veya olaylar). 2. Minnet altında kalan.