Aman vermeyen, acımasız, zorlu ve büyük güç.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
çıtlatmak kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye, bilmediği bir şeyden ancak sezdirecek kadar söz etmek.
madrabaz kelimesinin mecaz anlamı Çıkar sağlamak için dürüstçe olmayan yollara sapan kimse. Hile yapan, hileci.
kızağa almak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.
suni kelimesinin mecaz anlamı Yapmacık, eğreti.
havra kelimesinin mecaz anlamı Pek gürültüyle konuşulan yer, çok gürültülü yer.
çene kelimesinin mecaz anlamı Çok konuşma huyu, gevezelik.
ara nağme kelimesinin mecaz anlamı Sıkça söylenen usandırıcı söz ya da görüşüle görüşüle insanı bıktırmış olan sorun.
olgunluk kelimesinin mecaz anlamı İnsanların bilgi, görgü ve hoşgörü bakımından gereği kadar gelişmiş olma durumu, yetkinlik, kemal.
bal kabağı kelimesinin mecaz anlamı Aptal, beyinsiz kimse.
yavan kelimesinin mecaz anlamı Hoşa gitmeyen, tatsız.
güdük kelimesinin mecaz anlamı Yetersiz, sonuç vermemiş durumda olmak.
çarptırmak kelimesinin mecaz anlamı Yankesiciye kaptırmak.
ayar kelimesinin mecaz anlamı Değer, derece.
hamur kelimesinin mecaz anlamı Öz, asıl, maya.
domuz kelimesinin mecaz anlamı Hain, aksi, ters, inatçı.
paralanmak kelimesinin mecaz anlamı Bir işte çok çaba ve özen göstererek uğraşmak.
dalaşmak kelimesinin mecaz anlamı Ağız kavgası etmek.
kapan kelimesinin mecaz anlamı Düzen, hile.
etki kelimesinin mecaz anlamı Bir kimse üzerinde bırakılan izlenim.
dikte etmek kelimesinin mecaz anlamı Birine isteklerini zorla kabul ettirmek.
çıkarmak kelimesinin mecaz anlamı Söylemek.
üvey evlat kelimesinin mecaz anlamı Kötü davranılan kimse.
ahlat kelimesinin mecaz anlamı Kaba, bilgisiz, duygusuz, biçimsiz adam.
çelmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Kendi yanına çekmek, beğenisini, sevgisini kazanmak. 2. Düşünce ve davranış birbirini tutmamak, birbirine ters düşmek.
saklamak kelimesinin mecaz anlamı Korumak, esirgemek.
para basmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Kumarda ortaya para koymak. 2. Çok kazanmak. 3. Çok kazandırmak.
yarım kelimesinin mecaz anlamı Hastalıklı, sakat sağlıksız.
ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.
künde kelimesinin mecaz anlamı Düzen, tuzak, oyun, hile.
çirkef kelimesinin mecaz anlamı İğrenç ve bulaşkan kimse veya şey.