rüya kelimesinin mecaz anlamı

rüya kelimesinin mecaz anlamı:
1. Gerçekleşmesi imkânsız durum, hayal.

2. Gerçekleşmesi beklenen ve istenen şey, umut.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

veresiye kelimesinin mecaz anlamı Özensiz, gönülsüz, önem vermeden.

anıtlaşmak kelimesinin mecaz anlamı Ulusça sevilir sayılır duruma gelmek.

benzetmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Kötü bir duruma getirmek, bozmak, berbat etmek. 2. Dövmek.

yörüklemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Ağır bir işi, yapsın diye birine vermek. 2. Üstüne atmak, yastamak, inat etmek. 3. Bir yükümlülük altına sokmak.

alerji kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye veya bir şeye karşı olumsuz yönde duyulan aşırı duyarlılık.

ters kelimesinin mecaz anlamı 1. Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz. 2. Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert. 3. Bir şeyin aksi, karşıtı.

kırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yok etmek. 2. Gücünü, etkisini azaltmak.

arızalı kelimesinin mecaz anlamı Yarım yamalak.

sarıklı kelimesinin mecaz anlamı Müslüman din adamı.

Babıali kelimesinin mecaz anlamı 1. İstanbul'da bu çevredeki basın. 2. Osmanlı hükûmeti.

çarşaflamak kelimesinin mecaz anlamı Kötü duruma düşmek.

kuduz kelimesinin mecaz anlamı Azmış.

yüklemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir yükümlülük altına sokmak, sorumlu tutmak. 2. Bir suçu birinin üstüne atmak.

kuşak kelimesinin mecaz anlamı Aynı çağda yaşayanların tümü, nesil, göbek, batın.

arena kelimesinin mecaz anlamı Siyasal çekişmelerin, ayak oyunlarının döndüğü yer.

teşrih masası kelimesinin mecaz anlamı Gerçekleri açıklamaya, göstermeye yarayan şey.

köpürmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok kızmak, birdenbire öfkelenmek, feveran etmek. 2. Gerekli gereksiz, aralıksız ve bıktırıcı konuşup durmak.

hokkabaz kelimesinin mecaz anlamı Başkalarını aldatarak yalan dolanla iş gören.

çekici kelimesinin mecaz anlamı Cazibeli, cazip, albenili, alımlı.

kurtlanmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Rahat oturmayıp telaş ve sabırsızlık göstermek. 2. Sürekli kımıldanmak. 3. Bir yerde çok oturmaktan bıkarak gezme gereği duymak.

çelteşik kelimesinin mecaz anlamı Üstü kapalı söz, kinayeli.

daldırmak kelimesinin mecaz anlamı Dalmak.

paralanmak kelimesinin mecaz anlamı Bir işte çok çaba ve özen göstererek uğraşmak.

kabadayı kelimesinin mecaz anlamı Babayiğit, koçak.

daire kelimesinin mecaz anlamı 1. (Soyut kavramlarda) Sınır içi. 2. Belli sınır, çerçeve, ölçü.

eşelemek kelimesinin mecaz anlamı Bir işin, sorunun aslını anlamaya çalışmak, kurcalamak.

damgalı kelimesinin mecaz anlamı (Kendisine) Yüz kızartıcı bir suç yüklenmiş olan.

koklaşmak kelimesinin mecaz anlamı Anlaşmak.

yıkılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. İstenmeyen biri çekilip gitmek, defolmak. 2. Yok olmak, mahvolmak. 3. Yüklenmek.

alafranga kelimesinin mecaz anlamı Züppe.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü