sarıklı kelimesinin mecaz anlamı

sarıklı kelimesinin mecaz anlamı:
Müslüman din adamı.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

frikik kelimesinin mecaz anlamı Giysinin kazara açılmasıyla göğüs veya bacağın görünmesi.

istifçi kelimesinin mecaz anlamı İstifçilik yapan.

paçavra kelimesinin mecaz anlamı Değersiz ve iğrenç şey, paçavra gibi değersiz kimse ya da şeyleri nitelerken kullanılır.

milyoner kelimesinin mecaz anlamı Çok varsıl.

kel kelimesinin mecaz anlamı 1. (Doğa ve eşya hakkında) Çıplak. 2. Gelişmemiş, cılız. 3. İçinde az eşya bulunan.

komple kelimesinin mecaz anlamı Üstün nitelikleri kendinde toplayan, mükemmel.

efsane kelimesinin mecaz anlamı Gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikaye vb.

tezgâhlamak kelimesinin mecaz anlamı Bir iş için hazırlık yapmak, işi hazırlamak ya da işe girişmek.

öz kelimesinin mecaz anlamı Can alıcı nokta, ana öge.

horozlanmak kelimesinin mecaz anlamı Kabadayılık göstermek.

kaldırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Katlanmak, tahammül etmek. 2. Uygun gelmek, yakışmak.

beyzade kelimesinin mecaz anlamı Özenle büyütülmüş, nazlı kimse.

katıksız kelimesinin mecaz anlamı 1. Belli bir yerden, belli bir soydan gelen. 2. Niteliği başka hiçbir etkiyle bozulmamış olan, tam.

çocuk oyuncağı kelimesinin mecaz anlamı 1. Kolay iş. 2. Önem verilecek değerde olmayan şey.

övütmek kelimesinin mecaz anlamı Yemeği sindirmek.

kızdırmak kelimesinin mecaz anlamı Öfkelenmesine neden olmak, öfkelendirmek, sinirlendirmek.

sayıklamak kelimesinin mecaz anlamı İstediği, özlediği bir şeyden sürekli söz etmek.

ters kelimesinin mecaz anlamı 1. Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz. 2. Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert. 3. Bir şeyin aksi, karşıtı.

tükenmek kelimesinin mecaz anlamı Güçsüzleşmek.

ağır aksak kelimesinin mecaz anlamı Kesintili, düzensiz.

zincir kelimesinin mecaz anlamı Art arda sıralanmış şeyler.

alaşağı etmek kelimesinin mecaz anlamı Kötülemek, değersiz göstermek.

anaç kelimesinin mecaz anlamı 1. Çok şey bilen, deneyimli, bilgili. 2. Çok kurnaz kimse.

küfe kelimesinin mecaz anlamı Kaba et, kıç.

künde kelimesinin mecaz anlamı Düzen, tuzak, oyun, hile.

kucak kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir durumun veya şeyin sınırlarının arası, iç.

arızalı kelimesinin mecaz anlamı Yarım yamalak.

endaze kelimesinin mecaz anlamı Ölçü.

bacaksız kelimesinin mecaz anlamı 1. Bacakları kısa olan, kısa boylu, bodur. 2. Yaramaz.

ara nağme kelimesinin mecaz anlamı Sıkça söylenen usandırıcı söz ya da görüşüle görüşüle insanı bıktırmış olan sorun.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü