1. Gönül, yürek.
2. Bağır, iç.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
çıkış kelimesinin mecaz anlamı Beklenilmeyen bir sırada yapılan sert konuşma.
çaktırmadan kelimesinin mecaz anlamı Belli etmeden, sezdirmeden.
şahane kelimesinin mecaz anlamı Çok güzel, hükümdara yakışacak halde olan, pek mükemmel.
ütülemek kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye laf anlatırken karşısındakinin kafasını yormak.
handikap kelimesinin mecaz anlamı Elverişsiz durum, engel.
tükenmek kelimesinin mecaz anlamı Güçsüzleşmek.
iman etmek kelimesinin mecaz anlamı Güçlü bir inanç duymak.
iskandil kelimesinin mecaz anlamı Bir iş üzerine bilgi edinmek için ortalığı yoklama.
din kelimesinin mecaz anlamı İnanılıp çok bağlanılan düşünce, inanç veya ülkü.
ceberut kelimesinin mecaz anlamı Acımasızlık, zorbalık.
cılız kelimesinin mecaz anlamı Etkisiz, güçsüz değersiz.
temayül kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye veya bir şeye ilgi duyma.
çiftlik kelimesinin mecaz anlamı Kolaylıkla yarar sağlanabilen yer.
ağır kelimesinin mecaz anlamı 1. Değeri çok olan, gösterişli. 2. Çetin, güç. 3. Tehlikeli, korkulu, vahim. 4. Sıkıntı veren, bunaltan. 5. Dokunaklı, insanın gücüne giden, kırıcı. 6. Ağırbaşlı, ciddi. 7. Keskin, boğucu (koku). 8. Davranışları yavaş olan. 9. Sindirimi güç (yiyecek).
kâhyalık kelimesinin mecaz anlamı Üstüne gerek olmayan işlere karışma hali.
saplanmak kelimesinin mecaz anlamı Takılıp kalmak.
çorba kelimesinin mecaz anlamı Karmakarışık şey.
göz bağı kelimesinin mecaz anlamı Aklı ve duyguları yanıltan sebep.
kıvırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Başarmak, başa çıkmak, becermek, hakkından gelmek. 2. Daha önce bulunulan eylem ve söylemden dönmek.
çenebaz kelimesinin mecaz anlamı Çok söyleyen, çok konuşan, çeneli, çalçene.
boğaz kelimesinin mecaz anlamı Yiyeceği içeceği sağlanan kimse.
vadesi gelmek kelimesinin mecaz anlamı Ömrü sona ermek, eceli gelmek.
pislik kelimesinin mecaz anlamı Kötü, zararlı iş ya da davranış.
Kâbe kelimesinin mecaz anlamı Bir kimsenin taptığı, kutsal saydığı yer.
sicilli kelimesinin mecaz anlamı Suçu sicile geçmiş sabıkalı.
vergi kelimesinin mecaz anlamı Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik.
artağan kelimesinin mecaz anlamı Her zamankinden, alışılandan ya da beklenilenden daha verimli olan, verimi artmış olan.
imtihan kelimesinin mecaz anlamı Direnme, dayanışma, güç gerektiren, sonuçta bir deneyim kazandıran zor durum.
kahpe kelimesinin mecaz anlamı Dönek.
kayıtsız olmak kelimesinin mecaz anlamı İlgisiz, umursamaz, önem vermeyen durumda bulunmak.