Sureti mahsusa:özel olarak; özellikle; belli amaçla
Sureti mümtaze:öncelikli
Sus Payı:Susması, karşı gelmemesi veya bildiği bir sırrı yaymaması için birine verilen para vb. şey, susmalık
Susma Hakkı:Bir soruşturma sırasında sanığın, ceza yönünden aleyhine sonuç doğuracak sorulara cevap vermeme hakk
Suveri Müsaddaka:Onanmış örnek
Sübût:sabit olma; gerçekleşme; ispatlama; ispatlanma; kanıtlama
Sübut:Suçun delillendirilmesi, ispat hali.
Sükna:oturma yeri; oturulacak yer; konut
Sükna hakkı:bir evde veya evin bir bölümünde oturma hakkı veren kişiye bağlı bir irtifak hak
Sülüsân:üçte iki
Süre:Hukuki işlemlerin ortaya konması gereken zaman.
Süre Aşımı:Bir işin üzerinden belirli bir zaman geçerek onun geçersiz kalması, zaman aşımı, müruruzaman.
Sürekli Edim:Borçluyu belli bir süre, belli davranış ya da davranış biçimleri ile bağlı bulunmakla yükümlü kılan
Süreli İcap:Bir kimsenin, belli bir süre bağlı olmak niyeti ile beyan ettiği icap.
Süresiz İcap:Kabul haberinin kendisine ulaşması ile ilgili olarak herhangi bir süre tayin etmediği icap.
Sürüm:Bir ticaret malının satılır olması.
Şagil:Meşgul eden; meşgul olmayı gerektiren; işgal eden; bir mülkte oturan
Şahâdet:Tanıklık
Şahbender:Konsolos
Şahsı âhar (âher):Başkası; üçüncü kişi
Şahsi edim:Borçlunun bizzat bedeni ya da fikri gücü ya da yeteneği ile icra edeceği edim türü.
Şahsi haklar:Ayni hakların aksine, herkese karşı ileri sürülemeyen haklar; kişisel haklar.
Şahsiyet hakları:Şahısların maddi,manevi ve ekonomik bütünlüğü üzerindeki mutlak haktır.
Şamil:İçine alan; kapsayan; çevreleyen
Şâmil olmak:Kapsamak; içine almak
Şantiye:Yapı gereçlerinin yığılıp saklandığı veya işlendiği yer.
Şârih:Şerhçi; şerh eden; bir konuyu ayrıntılarıyla açıklayan
Şark:Doğu
Şartla Salıverme:Cezasının bir kısmını çeken hükümlünün iyi hali gözetilerek, geri kalan kısmını dışarıda geçirmesi v
Şartname:Satın alma, satma, yaptırma, kiralama vb. işleri gerçekleştirmek isteyen gerçek veya tüzel kişilerin
Hukuk Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 2533