Yönetim:Yönetmek, işi çekip çevirmek, idare.
Yönetmelik:Yasa ve tüzüklerin uygulanmasında görevlilere yol göstermek, yasa ve tüzüklere aykırı olmamak üzere
Yöntem:Bir amaca erişmek için izlenen, tutulan yol.
Yöre:Bir bölgenin belli bir yer ve çevresini kapsayan sınırlı bölümü, havali, mahal, civar.
Yurtluk Arazi:Osmanlı Devleti'nde sınırları koruma karşılığında sınır boylarında ayrılan araziye denirdi.
Yurttaş:Yurtları veya yurt duyguları bir olanlardan her biri, vatandaş.
Yurttaşlık (Vatandaşlık):Yurttaşlık, genellikle bir ülke olan politik kurumların bir parçası olmak demektir. Anayasal ülkeler
Yükseköğrenim:Ortaöğrenimin düzeyi üstündeki öğrenim.
Yürütme:Kanunları, yasaları uygulama işi.
Yüz Geçerliği:Bir ölçümün görünüşte bir kavramı ölçüp ölçmediği.
Yüz Ölçümü:Bir yerin veya bir şeyin yüzeyini ölçme sonunda ortaya çıkan miktar.
Yüzyıl:Yüzyıllık süre, asır.
Zafer:1- Bir yarışma veya uğraşıda çaba harcayarak elde edilen başarı.
2- Savaşta elde edilen başarı.
Zalim:Acımasız ve haksız davranan, kıyıcı.
Zanaat:1. El ustalığı isteyen işler.
2. İnsanların maddeye dayalı ihtiyaçlarını karşılamak için yapılan,
Zaruri:Zorunlu. Mecburi.
Zaviye:1. Köşe
2. Küçük tekke.
Zeamet:Osmanlı Devleti'nde yıllık geliri 20 000 ile 100 000 akçe arasındaki topraklara denirdi. İkinci dere
Zenci:Siyah ırktan olan kişi.
Ziraat:Tarım.
Ziynet:Süs, bezek.
Zorunluluk:Olması gerekme durumu, mecburiyet.
Zulüm:Güçlü bir kimsenin yasaya veya vicdana aykırı olarak başkasını uğrattığı kötü durum, acımasızlık, ha
Zümre:Topluluk, takım, grup, bölüm, camia.
Zümrüt:1. Cam parlaklığında, yeşil renkte, saydam bir süs taşı.
2. Koyu yeşil renk.
Sosyal Bilgiler Terimleri Sözlüğünde Kayıtlı Terim: 1105