Âfet Terimi Hakkında Bilgiler
Arapça musibet anlamına bir kelime. Kötü huylarda bulunan zararlar ve musibetler. Manevi eğitimde, dervişin olgunlaşmasına engel hususlara da âfet denir.
Çeşitli doğa olaylarının sebep olduğu yıkım.
Doğanın sebep olduğu yıkım; kıran; çok kötü; büyük felaket; belâ; çok güzel insan.
1- Can ve mal kaybına yol açan olaylar. Bunların çoğu doğaldır. Çığ, sel, deprem gibi. Ayrıca yangın gibi insan kaynaklı afetlerde vardır.
2- Fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplar doğuran, insanların günlük hayatını kesintiye uğratan hatta durduran doğal veya insan kökenli olayların tümüdür.
3- Toplumu sosyoekonomik ve kültürel yönden olumsuz olarak etkileyen büyük can ve mal kaybına neden olan, doğal ve insan kaynaklı olayların tamamı.
Çeşitli doğa olaylarının sebep olduğu yıkım.
Bela, büyük felaket. Deprem, su baskınları vb.
1. Bela, hastalık, kusur, büyük felaket, musibet, hastalıkların dokularda yaptığı bozukluk, kıran.
2. İnsan müdahalesi olmadan meydana gelen deprem, sel, fırtına vb. musibet ve zararlar.
Benzer Tasavvufi-Tasavvuf Terimleri:
Şer: Arapça, kötülük demektir.
Pir: 1. Farsça, ihtiyar, yaşlı kimselere pîr denir. Tasavvuf liderine de pîr adı verilmiştir. Bu kelime üstad, mütehassıs gibi anlamları da ihtiva eder: "O
Şerbetlemek: Yılan ve zehirli hayvanların zararından korunmak üzere, ocak adı verilen kişinin okuyup üfürdüğü şerbeti içirmesi olayına şerbetleme adı verilir.
Ağuş: Farsça, kucak demektir. Sırları kavrama.
Musafaha: Arapça, parmaklar bitişik, eller düz ve açık olarak iki kişinin tokalaşması demektir. Musafaha sünnettir. Bu, bir tür selamlaşmadır. Mevleviler, iki k
Sülük: Arapça, yola girmek, yol almak demektir. Bir şeyhe bağlanan kişinin, belli bir metodla, Allah'a doğru, yani kemalâta doğru iç (manevî) planda yaptığı