Ebru Terimi Hakkında Bilgiler
Kâğıt süslemeciliğinde kitre, kola vb. yapıştırıcılarla yoğunlaştırılmış su üzerine, neft yağı ile sulandırılmış yağlı boya damlatılarak yapılan ve kâğıda geçirilen süs.
Daha çok cilt yapımında kullanılan bir kağıt boyama tekniğidir. Kola ve kitre gibi yapıştırıcılarla yoğunlaştırılmış su üzerine neftyağıyla sıvılaştırılmış yağlı boya dökülerek ince bir tel parçasıyla şekillendirilir ve bir kağıt bu boyalı sıvının üzerine konularak ve kaldırılarak elde edilir.
Kağıt ve porselen bezekçiliğinde, yüzünde türlü renk ve şekilde boya bulunan suyun üzerine kapamak yoluyla kağıt ve porselene verilen hare, budak ve dalga gibi çeşitli süs.
Su yüzeyindeki toz boyalara kâğıt tatbik olunarak yapılan boyama. Koyu kitreli veya tuzlu suyun yüzüne damlatılan, bal kıvamındaki zamklı su ile koyulaştırılmış çeşitli renkteki toprak boyalara, ince bir tel ile istenen şekiller verilir; ebrulanacak kâğıdın bir yüzü bu-boyalı yüzeye değdirilip kaldırılır. Kitre üzerine yapılan şekilleri sabit kılmak için boyalara sığır veya koyun ödü damlatılır. Suyu ve kitresi akıtılan kâğıt, daha sonra düz bir yerde kurutulur. Kâğıt kurutulurken sıcağa ve güneşe karşı olmamalıdır. Ebrulanacak kâğıtların biraz kabaca ve boyayı emen cinsten olmasına da dikkat edilmelidir. Evvelce tutkallanmış kâğıtlar bu işe yaramaz, çünkü boyayı çekmezler.
Ebru, desenine ve yapanına göre isim almıştır. Çeşitleri; akkâse, battal, çifte aharlı, hatip ebrusu, Necmettin ebrusu, somaki, kumlu, taraklı, kılçıklı, tarama veya gelgit ebrusu, hafif ebru.
Kâğıt süslemeciliğinde kitre, kola vb. yapıştırıcılarla yoğunlaştırılmış su üzerine, neft yağı ile sulandırılmış yağlı boya damlatılarak yapılan ve kâğıda geçirilen süs.
Benzer Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri:
Kelam: 1. Allah'ın Subûtî Sıfatı. Söylemek ve konuşmak demektir. Allah'ın konuşması bizim konuşmamız gibi değildir. O, kelam sıfatı ile peygamberlerine kitap
Cezim: Arapçada harekesiz harfi gösteren işaret.
Nikâh: Evlenmek.
Muceddid: Yenileyen, yeni bir şekil veren, yeniden güçlendiren manasına gelir.
Peygamberimizin sünneti terk edilip bid'atlar yayılıncaya insanlara yeniden din
Ashâbı Kehf: Kur'an-ı Kerîm'in onsekizinci suresinde anlatılan ve sureye adını veren bu olay, Allah inancına sırt çevirip putperestliğe saplanan kavimlerini terked
İkrar: Saklamayıp doğruca söyleme, açıkça söyleme. Benimseme, onama, kabul, tasdik.