İbni Sina Terimi Hakkında Bilgiler
D.Ö. 980-1037
Dünyadaki bütün ilim çevreleri tarafından dünyanın gelmiş geçmiş en değerli alimlerinden biri olarak kabul edilen İbni Sina'nın, henüz 18 yaşındayken çağının bütün ilimlerini öğrendiği bilinmektedir.
Ünlü eseri el-Kânûn fit-Tıb (Tıp Kanunu), beş ciltlik ve yaklaşık bir milyon kelimelik büyük bir tıp ansiklopedisidir. Bu eser gerek içeriği gerekse hazırlanış tarzı bakımından, asırlarca dünya tıp literatürüne yol göstermiştir. On üçüncü yüzyıldan itibaren Avrupa üniversitelerinde ders kitabı olarak okutulurken, çağın Fransasının en meşhur tıp fakülteleri olan Montpellier ve Lauvain Üniversitelerinin de temel kitabı olmuştur. Kendisinden sonra, yeni tıbbın doğuşuna kadar Türkçe, Arapça, Farsça ve çeşitli Batı dillerinde yazılmış eserlere kaynaklık etmiştir. El-Kanunda söz edilen tıbbi bilgilerin büyük bir bölümü bugün dahi geçerliliğini korumaktadır.
İbni Sina tıp dünyasında ilk defa tıp ve cerrahiyi iki ayrı disiplin olarak ayırmıştır. Ayrıca cerrahi tedavinin sağlıklı olarak yürütülmesi için anatominin önemini vurgulamış ve hayati tehlikenin çok yüksek olmasından dolayı tercih edilmeyen cerrahi tedavi ile ilgili örnekler vererek ameliyatlarda kullanılmak üzere aletler tavsiye etmiştir.
İbni Sina, felsefe alanında da gerek Doğu gerekse Batı filozoflarını etkilemiştir. Yapıtları 12. yüzyılda Latinceye çevrilmiş ve bunun ardından da tüm dünyaya yayılmıştır.
Benzer Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Terimleri:
Abâdile: Abdullahlar. Peygamber efendimizin Eshâb-ı kirâmı (arkadaşları) arasında fıkıh ve hadîs-i şerîf ilimlerinde şöhret bulmuş Abdullah adını taşıyan sahâb
Kaddesallahü Sirruhu: Allah onun sırrını yüceltsindir. Kısaltılmışı (K.S.) şeklindedir.
Liyakat: 1- Bir kimsenin, kendisine iş verilmeye uygunluk, yaraşırlık durumu.
2- Kifayet.
İcabet: 1- Çağrıya olumlu karşılık verme.
2- Allah'ın kendisine yapılan dualara karşılık vermesi.
Ebrehe: Kâbeyi yıkmak amacıyla yola çıkan ancak ebabil kuşlarıyla helak olan Yemen valisi.
Örf: Yasalarla belirlenmemiş olan, halkın kendiliğinden uyduğu gelenek, âdet. Aklın ve dinin güzel, hoş gördüğü şeyler.