Kroki Terimi Hakkında Bilgiler
Planın ölçeksiz fakat orantılı basit çizimine kroki denir.
Bir yerin kuşbakışı görünümünün ölçeksiz olarak, kabataslak düzleme aktarılmasıdır. Plandan en önemli farkı ölçeksiz çizimler olmasıdır.
Ölçeksiz taslak, çizim.
1. Modelin başlıca özelliklerini yansıtacak biçimde hazırlanan taslaklardır.
2. Sadece kuşbakışı görünüşü ile bir düzlem üzerine aktarılan ölçeksiz kabataslak çizimlerdir.
3. Bir yerin kuşbakışı görünüşünün belli bir ölçeğe uymadan kabataslak çizimine denir. Ölçeksiz olduklarından harita değildir. Çoğu zaman bir yerin adresini tarif etmek için kullanılır.
* Planlarda ve haritalarda belli bir ölçeğe göre küçültme yapılırken krokilerde ölçek yoktur.
Bir bölgenin veya parselin üzerindeki yapı ve tesisleri de gösterecek şekilde bir altlığa yaklaşık biçimde çizimi.
1- Planın ölçeksiz fakat orantılı basit çizimi, görülen ya da tasarlanan şeyi not alır gibi ayrıntısız olarak çizmek.
2- Resim sanatında yalnızca çizgi ile yapılan ve ana hatları gösteren, ayrıntılara inmeyen taslak. Kroki bir yapıtın ön çalışması niteliğinde olabileceği gibi, böyle bir amaç gözetilmeden de yapılabilir. "Eskiz" sözcüğü ile yakın anlamlıdır. Mimarlıktaysa, daha çok, bir yapıyı çevresiyle birlikte gösteren ayrıntısız ve şematik bir plan anlamına gelir.
Bir konu veya nesnenin başlıca özelliklerini yansıtacak biçimde hazırlanmış taslak.
Yeryüzü nesnelerinin göreceli ilişkilerini gösteren, yaklaşık ölçekli ya da kabataslak çizim.
Yaklaşık ölçekte ve üzerinde ölçü değerlerinin yazılı olduğu ada veya parsellerin çizimi.
1. Bir konu veya nesnenin başlıca özelliklerini yansıtacak biçimde hazırlanmış taslağı.
2. Resim sanatında görülen ya da tasarlanan bir şeyi detaylandırmadan dış hatlarıyla basit olarak çizmektir.
Benzer Genel Türkçe Terimleri:
Levha: Bilgilendirmek için belirli bir yere asılan yazı.
Zihin: Canlının duygu ve davranışlar dışındaki ruhsal süreç ve etkinliklerinin bütünlüğü, an. Yaşantıları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilgisini bi
Yüreklendirmek: Birine cesaret vermek, korkmasını önlemek, yüreklenmesini sağlamak.
"Çocuğu yüreklendirmek için güzel şeyler söyle."
"Haklarını savunmak konusunda i
Metanet: Metin olma, dayanma, dayanıklılık, sağlamlık.
"Babamın her zaman metanetini koruduğunu gördüm."
"Şu an bize düşen güçlü ve metanetli olmaktır."
Yoğunluk: Bir cismin birim hacminin kütlesi, öz kütle.
Muhacir: Göçmen, Mekke'den Medine'ye göç eden Müslümanlara verilen ad.