Üslûp Terimi Hakkında Bilgiler
1- Tavır, tarz manasına gelir ki sanatta ilerlemiş ve özgün eserler vermiş üstatların tercih ve ihtiyar ettikleri yol demektir.
2- Bir devrin ya da bir sanatçının kişiliği, bir eserin teknik, renk, kompozisyon biçim ve anlatım bakımından özellikleri.
Bir yazarın duygu, düşünce ve eylemlerini kendine özgü anlatış yolu, anlatım biçimi.
Anlatma, oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz.
1. Bir sanat yapıtının ya da yapıtlar grubunun, bir devrin, bir bölgenin veya bir ekolün ifade bakımından özellikleri. Bir sanatçının kendine özgü biçimlendirme ve tasarım anlayışı, tarzı.
2. Bir sanatçıya ya da bir çağa özgü teknik, renk, kompozisyon ya da biçimlendirme yolu.
Anlatma, oluş, değiş veya yapış biçimi, tarz.
Anlatma, oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz.
Bir sanatçının, bir sanat çeşidinin veya bir sanat döneminin kendine özgü tasarım tarzı; belirli bir mekan ve zamanda, sanat alanında, benzer gereksinme ve olanaklardan doğan anlatımları birleştiren ortak payda, stil.
1. Bir sanatçıya, bir çağa veya bir ülkeye özgü teknik, renk, biçimlendirme ve söyleyiş özelliği, biçem.
2. Oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz.
Benzer Yazma Eser (Hat-Tezhip-Ebru-Cilt-Minyatür) Terimleri:
Çıkarma: Hocanın, talebenin yazdığı meşkin altına, yapamadığı harfleri tekrar yazmasına verilen isimdir.
Üç-iplik Rumî: Birbiri içinden geçen üç hat üzerinde rumilerin aynı yönde dizilerek meydana getirdiği zarif bir rumi örgüsüdür. Bordürlerde kompozisyonları sınırlayı
Nakış: Eskiden boyalı resimlere, minyatürlere verilen ad. Yazma kitaplara renkli olarak yapılan süsleyici resimlere, minyatürlere nakış, yapanlara da nakkaş
Ketebe: Bir hattatın yazdığı yazıya ismini koyması, imza demektir. Yazı meşkedenler, hocalarından ehliyetlerini gösteren icazetnameyi aldıktan sonra yazıların
Şikeste: Eski yazı çeşitlerinden birinin adıdır. Kırık dökük şekilde olduğu için bu ad verilmiştir. Kırma da denilir. Ayrıca talik yazının bir çeşidine de şike
Bâbüssaâde: Arz kapısı, taht kapısı. Topkapı Sarayı'nın üçüncü kapısı olup Enderûn ve Birûn'u birbirinden ayırırdı.