Vakıf Terimi Hakkında Bilgiler
Bir malın mülkiyetini kendi şahsında tutarak yararlanma hakkını insanların hizmetine sunan kişi veya kurum, vakfeden.
Bir hizmetin sürekli yapılabilmesi için belli koşullarla resmi bir yoldan herhangi bir kimse tafından bırakılan mülk yada para. İlgili hizmet bu mülk yada paranın getirisi ile halka bedelsiz sunulur ve vakfın idaresi mütevelli denen bir kişi tarafından yürütülür.
1. Bir kişi veya devlet tarafından resmî nitelikteki şartlara uyularak, kamunun (ammenin) yararına, hayır amaçlı bir hizmetin gelecekte de yapılabilmesi için ayrılan mülk veya para.(Vakıflar tüzel kişiliğe sahiptir).
2. Hayır işleri için ayrılan bina, para ve mal.
3. Devletin veya zengin insanların, ihtiyacı olan insanların yararlanması için açtıkları sosyal hayır kurumlarıdır.
Vakıfların Yararları:
- Osmanlı Devleti sınırları içinde uygulanan iskan faaliyetlerinde,
- Yerleşim yerlerinin sosyo-kültürel ihtiyaçlarının karşılanmasında,
- Yolların, han, kervansaray gibi binaların yapım ve işletiminde,
- Halkın sağlık, eğitim ve öğretim alanındaki ihtiyaçlarının karşılanmasında,
- İhtiyacı olan tüccarlara vakıflarda biriken paradan kredi kullandırılarak ticaretin desteklenmesinde etkili olmuşlardır.
Vakıf: Bir hizmetin, bir işin gelecekte de yapılması için belli şartlarla ve resmi bir yolla ayrılarak bir kimse tarafından bırakılan mülk veya para ve bu hizmeti yapmak için oluşturulmuş (hayır) kurumlarıdır.
Türk Eğitim Vakfı, Tema Vakfı gibi.
Vakıf sahibi.
Birçok kişi tarafından kurulan ve toplum yararına çalışmayı ilke edinen kuruluş.
Malın aslını kendi mülkiyetinden çıkarıp onun menfaatini bazı fertlere veya hayır işlere tahsis etmek.
Gerçek veya tüzel kişiler tarafından yeterli mal veya hakları belirli ve sürekli bir amaca tahsis edilerek, mahkeme kararıyla kurulan tüzel kişiliğe sahip mal topluluklarına vakıf adı verilir.
Sahih vakıf: Bir kimsenin mülkiyeti kendisine ait bir taşınmaz malı vakfetmesidir.
Gayrisahih vakıf: Kuru mülkiyeti devlete yararlanma hakkı ise kişilere ait olan miri arazilerdeki bu yararlanma hakkını vakfedilmiş olmasıdır.
Başlı başına bir varlığı bulunmak üzere bir malın belli bir amaca özgülenmesi.
Benzer Kur’an-ı Kerim Terimleri:
Emel: Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek.
Ferda-yı Mahşer: Mahşerden sonra.
Tamahkâr: Açgözlü, cimri.
Ayet: Kur’an surelerini oluşturan kısımlardan her biri.
Deyim: Genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, ilgi çekici bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz öbeği, tabir.
İstihsan: Kişinin bir şeyi iyi ve güzel bulması, özel bir gerekçe nedeniyle açık kıyas ya da genel kuralın aksine bir çözümü tercih etmektir.