Çırpınmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Çırpınmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Debelenmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dayanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit

Tetebbu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Araştırma

Mutasarrıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanıma

Zabıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutanakçı, Kolluk, Polis

Ruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tin, Duygu, Emanet, Esans, Öz, İlke, Canlılık, Espri

Kanyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar Ve Dolambaçlı Boğaz, Kapuz

İnan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İman, İtikat

Harika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Mükemmel, Tam, Ülküsel, Tansık, Eksiksiz, Kusursuz

Oynaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metres

Müsmir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli

Beylik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet

Tılsım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Önlem, Gizem, Kuvvet

Safahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evreler, Safhalar

Muhaberat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşmeler, Salıklaşmalar

Küçük Bacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeş

Varlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palazlanmak

Melal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Hüzün, Usanç, Üzüntü

Gönderilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek

Norma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kota

Büzdürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büzmek

Salıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yellencek

Görklü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Güzel

Mabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak, İbadethane, İbadetgâh

Tevakki Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Sakınmak

Münfail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın

Verimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut

Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem

Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak

İğne Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak

Huruç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış, Göç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü