İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tesisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşem
Bukanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Longplay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
İşleyim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanayi
Gedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
Uzatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
Sürveyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen
Darı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
Paraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adimcik
Fikirleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
Eğlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek
Neoplazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur
Mazarrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
Ağartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak
Sırlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar
Tahammül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Gelmek, Götürmek, Kaldırmak, Katlanmak
Karşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Hakkında, Huzur, İçin, Karşıt, Kat, Muhalif, Mukabil, Nazır, Ön, Zıt
Hüsnüniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek Temizliği, İyi Dilek, İyi Niyet
Bunalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nefesi Daralmak, Daralmak, Sıkılmak
Komedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürü
Dehr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya
Esbak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş
Yolak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika
Mahremiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlilik, Mahfilik
Sefarethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
Limit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınır, Son Had
Yayılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
Rustai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
Tele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
Borç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.