İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Derecede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
Underground kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı
Espas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
İştigal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek, Uğraşmak
Bağışlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak
Ağtabaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Retina Doğrusu Ağ Tabaka Şeklinde Yazılır.
Fiksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıntı, İmge, Kurgu
Dubara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Oyun
Hassa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Özellik
Müziç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
Sıhhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Esenlik; Doğruluk
Çareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umarlı
Bölümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak, Sıraya Koymak, Sınıflamak, Tasnif Etmek
Rota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikamet, Gidiş Yönü
Gecikme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rötar, Tehir
Buru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancı
Demirli Beton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betonarme
Mübayaa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satın Almak
Uruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy, Sülale, Tohum, Döl, Nesil, Aile, Kabile
Kılıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tığ
Üçayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
Boyut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Ebat, Kapsam, Mikyas, Nitelik, Ölçü, Buut
Kürdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
Düz Yazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnşa, Mensur, Nesir
Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım
Martı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gagayı
Arkeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıbilim, Kazı Bilimi
Gezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
Lamba Karpuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karpuz
Tavır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.