Çatışma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Çatışma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çarpışma, Kavga, Dek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Karabasan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabus, Kâbus

Tekzip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlamak

Taşınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göç, Nakil

Islaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Rutubet

Komuta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumanda

Pideci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yufkacı

Seyyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan

Zikredilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr

Yeğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha Güzel, Daha Yakşı, Müreccah

Peçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giz, Nikap, Sır

Murdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Pis

Yadsımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr Etmek, Tanımamak

Uyumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Yatmak

Yılgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Dehşet

Çökkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz

Transit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Durmaksızın

Sargın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten

Yazıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitabe, Hatıra

Aldırmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsızlık, Tasasızlık

Ağyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabancılar, Başkaları

Yollanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürümek

Baş Başa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte

Eften Püften kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz

Sıcakkanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Cana Yakın, Sempatik

Kışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk

Ezcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak

Sakıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat

İlgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk

Donatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Sövmek, Süslemek, Teçhiz Etmek

Uydurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü