Çeyiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Çeyiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cihaz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Haksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsiz, Yanlış, Nahak

Paşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Başmak

Ayla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl, Hale

Telâş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik

Aydın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Entelektüel, Münevver, Kültürlü, Okumuş, Görgülü, İleri Düşünceli, Işık Alan, Işıklı, Aydınlık, Sarih, Somut, Vazıh, Veciz, Ziyalı

Kayarto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melun

Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak

Kasavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü

Müştemilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eklentiler

Ehli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehlileştirme, Evcil

Prensipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkesiz

Nefes Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solumak

Beklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Eğlenmek, Gözlemek, Ummak, Aramak, Durmak, Gözetmek, İstemek, Korumak

Atlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek

Havadis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber

Seyirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı

Teşri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama

Zühre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Venüs

Sislenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak

Statik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Dengesel, Durambilim, Duruk, Dural

Vınlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vıyıldamak

Yük Odası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklük

Aşılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek

Bıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısa, Tıknaz

Razılaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fit

Difraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırılım

Kaçınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtina

Yeğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu

Saz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı

Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü