İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tabiatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz
Stoklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
Edebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyata İlişkin, Yazınsal, Betiksel
Değiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
İstidat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Kabiliyet, Anıklık
Yetki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
Hemoroit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basur
Öge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dahi; İlke, Unsur, Eleman
Tanzim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
Çıngı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektrik, Kıvılcım, Parça, Zerre
Örsek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Perişan
Koyuvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak, Salmak
Vukufsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
Belgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Sarih
Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz
İlerleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
Çağlayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Kaynarca
Suskun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ketum, Sessiz, Sükuti
Günaydın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabahın Hayır
Antik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika
Oynaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıştırmak
Varlıkbirliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdeti Vücut
Kıymet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kadir, Not, Paha
Meri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
Prensip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kural, İlke
Eli Açık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Bonkör
Huşsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Unutkan
Kırçıllanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak
Semirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
Yüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.