Özerk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Özerk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağımsız, Muhtar, Muhtariyetlik, Otonom

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Görmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz

Uylaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uzlaşmak

Serinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek

Tanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis

Çizgeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel Tahtası

Farsça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemce

Beytülmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devlet Hazinesi

Tabir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Deyim, İfade, Yorma, Yorum

Değersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Önemsiz, Soysuz, Cılız, Derme Çatma, Döküntü, Hakir, Hasis, Havai, Hor, İçi Boş, Kepaze, Küçük, Müptezel, Vıcık Vıcık

Makas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirsek, Kaycı, Sındı

İtdirseği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arpacık

Ören kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harabe, Virane, Harabelik, Kalıntı

Şişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Şiş

Hayırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hayır, İyi, Yararlı

Atik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seri, Çabuk, Çevik, Kıvrak

Kısık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır

Toplanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtima

Mevize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt, Vaaz

Sopa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Değnek, Kazık, Kötek

Zorlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üstelemek, Yırtmak

Reddetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlamak, Çürütmek, Geri Çevirmek, Kusmak, Terslemek, Kabul Etmemek

Kollamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Korumak

Lisan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil, Zeban

Abalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abapuş

Baştan Savma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Üstünkörü

Nağme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Melodi, Terane, Nota

Parametrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken

Cüretkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Yürekli

Bağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğümlemek, Söz Almak, Takmak, Cezbetmek, Tamamlamak, Tutmak, Tutturmak, Yok Etmek

Tecil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü