İşitme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İşitme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sema

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Demir Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tren Yolu, Ray

Çöp Tenekesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Kötü

Tenzilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyat İndirme, İndirim , Ucuzlaştırma

Başkaldıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serkeş

Öğretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahsil, Talim, Tedrisat

Afişe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak

Müsaade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, İzin, Ruhsat, Yarış, Yarışma

Eklektik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmeci

Ölçülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü

Salkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek

Doymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aç Gözlü

Orta Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim

Pistole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç

Çalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Tafra, Şişinme, Kibir, Caka, Fiyaka, Gurur, Jest, Kurum, Loka, Menzil, Tekebbür, Erim

Tasvir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Betim, Resim

Radyasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım

Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak

Fail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen

Ekometri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm

Uzlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat

Uzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Ustalık, Hazakat

Boyun Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe

Biricik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Yegâne

İnhitat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Gerilemek

Şaşırtan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı

Yüce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek

Seksüel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel

Başvekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan

Kolay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asan, Basit, Hafif, Emeksiz, Zahmetsiz

Şeriklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirk

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü