İbik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İbik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Emzik, Kenar, Köşe, Uç

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Islaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Rutubet

Yanka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Film

Tığ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biz, Kılıç

Gerekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Esas, Münasebet

Maalesef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ne Yazık ki, Üzülerek Söylüyorum, Yazık Ki

Necip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu, Doğuşlu, Temiz, Seçkin

Termal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıl

İzlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlev

Kişiler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zevat

Yaşantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Hayat Tarzı

Arzulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, İstekli

Anten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl

Sakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekin, Zinhar

İradesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstençsiz

Yayım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Neşir

Yıkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahripkar

Sefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, Eğlence, Neşe, Zevk, Gönül Şenliği

Lâkayt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız

Kontrast kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Karşıt, Tezat

Antrakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara

Samit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Ünsüz

Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek

Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil

Sıklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Yük, Sıkıntı

İcazet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay

Gereksinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç Duymak, Muhtaç Olmak

Gıybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirme, Kötüleme, Kov, Kovculuk

Mecburiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor

Öldürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak

Mahiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Esas, Nitelik, Öz, Vasıf, İçyüz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü