İnhiraf Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İnhiraf Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sapmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Şetaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşe, Sevinç, Şenlik

Medarımaişet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş

İnsanperver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl

Bertik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Yara

İmdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medet, Yardım

Karakaçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşek

Ölü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş

Tutalım Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faraza

Kirmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğ

Edep Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmak, Utanmak

Edimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiili, Aktüel

Koşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek

İşlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Etkilemek, Geçmek, Gitmek, Nakışlamak, Yürümek

İde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce

Şakilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydutluk

Murdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Pis

İhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üsterme

Kösemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek

Yıkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahripkar

Metodik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel

Sulh Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak

Dörtlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıta

Farsça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemce

Türbülans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burgaç

Doğramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek

Tabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bası, Baskı

Dalda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye; Korunmuş Yer

Benzemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andırmak, Okşamak, Sanısını Uyandırmak, Gibi Görünmek, Çalmak, Dönmek, Göstermek, Kaçmak, Kesilmek, Yaklaşmak

Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük

Birey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fert, Kişi, Zat, Can, Duygusal, Şahıs

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü