İntikal Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İntikal Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Anlamak, Gelmek, Kavramak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Teessüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Acıma, Üzülme, Acınma, Yerinme, Yazıklanma

Saadetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu

Kıçkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek

Göyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanık

Taşımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek

Çalışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul

Lepirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzci

Mısır Tavuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindi

Yüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe

Bezek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Ziynet

Bünye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı

Niçenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçıncı

Sürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İs, Sürgü, Sürme

Dünür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Kuda, Elçi

Dürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek

Melisa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovan Otu, Oğul Otu

Çünkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zira, Şu Yüzden Ki, Bu Nedenle Ki

Demin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayak, Biraz Önce, Şimdi, Şimdikinden Az Önce

Mayasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuzlu Balgam, Egzama

Çift kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkili, Çifte, Eş, Koşa

Kalabalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham, Kargaşa, Ordu

Muhteşem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Görkemli, Gösterişli, Büyük Ve Göz Alıcı

Lehçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyalekt, Ağgan

Sükûnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik

Buçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım

Şenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Festival, Bayram, Cümbüş, Neşe, Sevinç, Şölen, Şetaret, Donanma, Nüfus

Bone kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık

Ruh Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhiyat, Psikoloji

Tetebbu Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak

Boklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü