İzlek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

İzlek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Patika, Keçiyolu

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Envai Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev

Öteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici

Tumturak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Şatafat

Fevkettabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü

Müktesep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanılmış, Edinik, Edinilmiş

Katışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak

Kapı Zengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak

Bağlam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bent, Demet, Deste, Kelep

Antant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Mutabakat

Metodik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöntemsel

Tali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkinci, Yan, İkincil

Engelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakat

Hışım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Öfke

Pahal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Aksi, Hantal, Ters

Koloniyalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik

Acıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acmak

Salon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dükkân, Mağaza, Konuk Odası

İşaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz

Yağdırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Savurmak, Söylemek, Vermek

Büyütme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Mübalağa, İlave

Basım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tipografya, Tabaat

Amale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi

Mezun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmiş, İzinli, Yetkili

Göçürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Nakletmek

Vantilatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Estireç, Yelletke, Fan, Fırıldaklı Yelpaze

Topuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökçe

Üzgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Sıkıntı, Eza

Karalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak, Çizmek, Leke Sürmek

Terhis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek

Tılsım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Önlem, Gizem, Kuvvet

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü