Şatu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şatu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Taraça

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kestirmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahminî, Yaklaşık

Cebr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor

Tüketmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmek, Harcamak, Kurtarmak, Sarf Etmek, Süpürmek, Temizlemek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek, Yoğaltmak

Tezat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Çelişki

Abanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Çullanmak, Yaslanmak, Bastırmak, Dayanmak

Siftah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk Kez Olarak

Sual kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soru

Esrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırlar, Gizler; Duman, Keyif, Maden, Mal, Ot, Uyarıcı, Sarhoş Edici, Uyuşturucu Zehir

Duyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyu, İstihbarat, İzlenim, İhsas

Havale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Göndermek, Ismarlamak, Yollamak

Karacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piyade Asker, Kara Çalan, Müfteri

İtfaiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söndürümlük, Yangın Söndürme Örgütü

Mal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık

Bina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Yapı

Gizem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Sır

İyi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak

Genelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamim, Sirküler

Cam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Kadeh, Pencere, Şişe, Sırça

Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek

Nesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esinti

Eksilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Çıkmak, Düşmek

Çok Lazımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elzem

Dem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, İçki, Kan, Koku, Nefes, Soluk, Zaman

Ala kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca, Karışık Renkli

Elulağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Yamak

Mert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Er, Erkek, Harbi, Yiğit, Sözünün Eri

Feraset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Kavrayış, Sezgi, Zekâ

Taşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı

Sıhhatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu

Özsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usare

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü