Şuh kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Şuh kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dişi, Neşeli, Serbest

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kayınbaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata

Sazak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık

Beyinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı

Göze Girme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş

Hasta Bakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Tıp Kardeşi

Gestalt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Boy, Durum, Yapı

Altıpatlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplu Tabanca

İhata Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak

Zaviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Köşe, Küçük Tekke, Bucak

Biraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azıcık, Çok Değil, Bir Parça, Bir Balaca, Bir Kadar

Küsur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püsür, Fazla, Kesirler

Dürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lahana

Kurtarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Halas Etmek, İdare Etmek, Tüketmek

Sallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak

İtina Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek

Rencide Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek

Oluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Vuku, Tekevvün

Nazara Çattırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgulamak

Arkadaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik

İrsaliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderi

Şakuli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Düşey

Yekpare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tek Parça

Servet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenginlik, Varlık, Sermaye, Mal

Kerata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boynuzlu; Çekecek

Kanun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasa

Müteahhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci

Zir Zibil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp

Yurtluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malikane

Müsterih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sakit, İçi Rahat, Erinçli

Faraziye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsayım, Hipotez

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü