Ağırlaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Ağırlaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fenalaşmak, Kötüleşmek, Bozulmak, Yavaşlamak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havyar

Biyoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirim Bilimi, Hayat İlmi

Kamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Endam

Duymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak

Bileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terekküp Etmek

Ansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın

Ağlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak

Katmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Beslemek, Karıştırmak, Koymak, Salmak, Ulamak, Vermek, İlave Etmek

İstihbar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Öğrenmek

Netice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç

Otoban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızyolu, Otoyol

Mukaddeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Ön Söz

İşteş Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşteş

Meşecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koru

Şatır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen

Geçek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzergâh, Hat

İkrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça Söyleme, Onama, Kabul, Tasdik

Kırılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan

Gözü Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek, Nazik Yürekli

Gebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı

Bulut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Keder, Ebr, Stratus

Sapınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapıklık, Dalalet

Cöke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ihlamur

Gıybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirme, Kötüleme, Kov, Kovculuk

Haşin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Zahimli, Kinci, Katı, Gaddar, Berk, Kırıcı, Gönül Kırıcı

Himmet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak

İttifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği

Sonrasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Sonsuz

Cisim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık

Argın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Yorulmuş, Beceriksiz, Yorgun, Zayıf

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü