İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pilaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal
Salimen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlikle, Sağ Selamet
İhdas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
Eşkıya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şâki, Harami, Kuldur, Haydut, Kır Hırsızı
İftihar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
Gıybet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Yokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan
Çaput kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
Hareketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
Kaya Lifi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş Pamuğu, Asbest
Konfigürasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapılandırma
Mecnun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
Yarıyıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömestr, Sömestri, Sömestir, Dönem, Sömestre
Atıştırmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerez
Kara Baht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
Buhran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kriz, Bunluk
İfa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak, Ödemek, Yapmak
Kımıldayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
Baş Göz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek
Anafor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Çevrinti, Çevri, Burgaç, Girdap
Şak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarma, Yarılma, Yarık, Çatlak
Mümkünlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanak
Yayla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Plato
Elit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin
Metafor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecaz, Uçlam, Eğretileme
Ara Düzelten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
Mucizevî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansıksal
Zulmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri
Zayıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
Verim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Semere, Mahsul, Randıman, Mahsuldarlık, Mahsul
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.