Ağızsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Ağızsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sessiz, Yumuşak Huylu

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek

Demirkazık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutup yıldızı

Mızıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızıldanmak

Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış

Arz Cazibesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yer Çekimi

Berbat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kirlenmek

Çim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alak Otu

Onaylama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Kabul, Tasdik, İzin

Göstermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Benzemek, Çıkarmak, İşaret Etmek, Tayin Etmek

Çalıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşletmek, Kullanmak

Tapınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbadet, Ubudiyet

Teftih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma

Şirpençe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban

Şaşırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapıtmak, Şaşalamak, Şaşmak, Tanlamak, Hayret Etmek

Baraj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Büğet

Tertipçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenci

Tevsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayma

Dispanser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakımevi, Sağlık Evi

Olumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, İnkâr, Menfi

Hükümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkûm, Cezalı

Menetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak

Zamanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden

Yıkılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Göçmek, Çökmek, İnmek, Yığılmak, Yok Olmak, Devrilmek, Defolmak, Mahvolmak, Yenilmek

İlâhi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısal, Mükemmel

Üzülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessür

Abartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişirmek, Büyütmek, Mübalağa Etmek, Artırmak

Rahne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, Yarık, Deşik

Ayrıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstisnasız

Temkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Ağırbaşlılık, Sakınma

Pub kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçkilik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü