İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yaprak Sigarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Puro
Amil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
Küldöken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
Başkonsolos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Maske kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peçe
Okşar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
Done kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veri
Muhasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatan
Yakışıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münasebetsiz, Ekşi, Müstehcen
Fonetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesbilim
Düğüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ukde
Sünnet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
Denklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat
Sanatkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr
Aksatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Showroom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi Evi
Evvelki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceki, Sabık
Munzam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Ritüel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayin
Müdevver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
Çıkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bohça
Kavuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Birleşmek, Buluşmak, Katılmak, Ulaşmak, Varmak, Vuslat
İptidai Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul
Dikeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sütun
Dolandırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçkağıtçı
Kocabaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Üzgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Kederli, Karamsar, Hüzünlü, Umutsuz Ümitsiz, Bitkin, Kırık, Mahzun, Meyus, Üzülmüş, Neşesiz, Tasalı, Gamlı, Dermansız
Çalgılı Çağanaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
Cehennem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamu, Tamag, Tamağ, Tamuk, Tamug
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.