Abidevi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Abidevi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Anıtsal

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dayanıklı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak

Bulaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Pis, Etki, İz, Karışık, Kirli, Yapışkan

Batar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zatürre

Sismograf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer

Berkitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takviye

Acıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrıtmak, İncitmek, Yakmak

Teleolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ereksel, Erekbilimsel

Uluslararası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beynelmilel, Milletler Arası, Enternasyonal, Beynelhalk, Halkara

Mümbit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitek, Verimli

Emekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi, Zahmetkeş

Anormal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağan Dışı, Sıra Dışı, Dengesiz, Aykırı, Aşırı, Düzgüsüz, Davranışı Bozuk, Deli

Yelsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayatlamak

Uyuşmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, İhtilaf, Zıddiyet

Hevesli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aç, Heveskâr, İstekli, Tutku

Banko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle

Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem

İntizar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek

Yerdegezen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılan

Sulugözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu

Açkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Cila, Perdah, Açar

Adliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargılık

Ebleh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Alık, Akılsız

Sukut Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek

İsyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kozgalan, Baş Kaldırma, Ayaklanma; Boyun Eğmeme, Uymama, İtaat Etmeme

Nicelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemiyet, Miktar, Oran, Rakam

Hacet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum

Gökçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mavi, Semavi, Latif Gökçek

Cefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Sıkıntı, Azap, Eza, Zulüm, Üzgü, Eza

Taşıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil, Transfer

Doğramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü