Almak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Almak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dayanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Sabır

Gladyatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövüşçü

Güvenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, İnanmak, İtibar Etmek, İtimat Etmek

Yaklaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Ortalama, Tahminen, Takribî

Baş eğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet

Derebeylik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feodalite

Seçkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, Kibar, Mutena, Seçme, Üstün, Elit, Mümtaz

Astronomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökbilim, Gök Bilimi

Dideban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi

Döş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs

Karides kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Tekesi

Sormaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anket

Tamamlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Olmak

Esbak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş

Edviyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katık

Hakeza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öyle, Böyle

Ateşlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşturmak, Kışkırtmak, Yakmak

Malikâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk, Yurtluk

Köy Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar

Karışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Bozuk, Bulaşık, Çapraşık, Dağınık, Girift, Jülide, Karanlık, Karma, Katışık, Kompleks, Melez, Muğlak, Pis

Millet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Herkes, Kavim, Ulus

Hilesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harbi

Doğrusu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaten

Sufi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf

Can Sıkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunaltıcı, Boğucu

Anten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl

Gömmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Batırmak, Defnetmek

Sara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Tutarga, Yilbik

Fırtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sümük

İntisap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Taraftarlık

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü