Ambar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Ambar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Depo, Kiler

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sırtçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamal

Kondüktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi

Münakaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Atışma, Çekişme, Aytışma

Şano kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahne

Balalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahim

Trafik Magandası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otoş

Karmaşıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks

Kabarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak

Zevk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek

Yadsımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr Etmek, Tanımamak

Sopa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Değnek, Kazık, Kötek

Serpinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar

Muhasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayman

Yüzük Kaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre

Kıyaslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Oranlamak, Salıştırmak

Bekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret, Subay

Topallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksamak

Batur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Bahadır, Kahraman, Korkusuz

Natür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğa

Reform kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, İnkılap, Islahat, Düzeltim, Yeğleme

Ders kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara

Peşinatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndülsüz

Alıştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz, Beden Eğitimi, İdman, Talim

Anlamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Beyhude, Boş, Herze, Yersiz

Mahsus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilhassa, Aşikâr, Belli, Has, Kasten, Münhasır, Özel, Özellikle, Özgü, Şakadan, Ayrıca, Bile İsteye

Sırtüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkaüstü

Terhis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin Verme, Salıverme

Hamarat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli

Kat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Yol Almak

Sismograf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü