İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sınamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
Eleştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
Sakamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Yanlışlık, Eksiklik
Sanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanlı, Günahkâr, Taksirkâr, Maznun
Kırılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıngan
Pancar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pancar
Sahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçekten, Doğru
Tutumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, İdaresiz, Müsrif, Savruk, Savurgan
Kinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
Epey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Hayli, Oldukça, Oldukça Çok, Az Denmeyecek Kadar
Durumunda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde
Teokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinerki
İhtiyaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinim
Nezarethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimlik, Nezaret
Mutabakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muvafıklık, Uygunluk, Uyum, Yekdillik, Özdeşlik, Anlaşma, Uyuşma
Ayyaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici, Alkolik
Kail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyen
Selaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıcılık
Yaygara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağırtı, Çığırtı, Ses, Şikayet
Şûra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Kurul
Saltanatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
Münazara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Aytışma
Belirlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
Saz Şairi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ozan
Beniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Yüz Rengi, Bet
Yeltenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demek, Kalkmak, Meyletmek, Özenmek
Musallat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş
Coşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga
Ketum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağzı Sıkı, Sırlı, Ağzı Pek
Kestirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kese
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.