Atom Çekirdeği kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Atom Çekirdeği kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekirdek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İstinat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak

Tecelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Kader, Belirme, Görünme

Acil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Süratli, İvedili, Hızlı, İvedi, Evgin, Müstacel, Gecikmez, Geciktirilemez, Ertelenemez

Koltuklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompliman

Vestiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askılık

Dil Dalaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma

Apayrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Çok Ayrı, Büsbütün Ayrı, Bambaşka

Gazete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütun

Sarmaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Kucaklaşmak

Yârenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Muhabbet, Sohbet, Söyleşi, Dostluk, Şakalaşma, Şaka

Çağrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye

Mahrum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksun

Pek İyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlâ

Kot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakım

Bizar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak

Prens kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tigin

Tafsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Ayrıntılama

Kesret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Çokluk

Ören kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harabe, Virane, Harabelik, Kalıntı

Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak

Aktarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek

Pars kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çine, Kaplan, Leopar, Pelenk

Sanatkârca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkârane

Merkez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orta, Tarz, Biçim, Özek, İçre, Ortalık, Göbek, Mihrak, Odak

Balalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahim

İsabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerindelik, Yanılmazlık, Düşme, Değme, Tutma, Vurma

Kırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı

Emare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İpucu, Alamet, Delil

Yaşam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Ömür

Selinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Sel; Selin Yolu

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü