Ayıp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Ayıp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Şandellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırtmak

Yapayalnız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına

Deri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Çadır, Dernek, Düğün, Gön, Ten, Toplantı

Demet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Çiçek Bağlamı, Deste, Huzme, Lifli Kordon, Kelep, Kalın Kaytan

Anlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Etmek, Soruşturmak, İdrak Etmek, Sezmek, Fark Etmek, Bilgisi Olmak, Başa Düşmek, Bilmek, Çakmak, Çıkarmak, Derk Etmek, Düşünmek, Görmek, Hissetmek, İhata Etmek, Paykamak, Takip Etmek, Yakalamak

Yülümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıraş Etmek

Aradan Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek

Yüz Kiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Karası

Perakende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan

İğne Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak

Dede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaba, İhtiyar, Yaşlı, Baba, Büyük Baba, Cet

Şey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen

Tansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim

Çeşitli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Muhtelif, Türlü, Mütenevvi

Normal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü

Karıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak

Çedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Terlik

Paytak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Piyon

Geçen Yıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıldır

Zeban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil

Naklen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı

Yetersizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf

Rendelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontaçlamak

Bulak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pınar, Kaynak

Dayanırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Mukavemet

İmanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnançlı, Mümin

Sabitlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tespit Etmek

Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek

Lakayıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat, İhmalkâr, Vurdum Duymaz

Loş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlıkça

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü