Ayak Tarağı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Ayak Tarağı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tarak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Müzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki

Dip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Derin, Kıç, Kök, Taban

Çamaçar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez

Ekstrem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Uç, En Uç, En Son; Aşırı, Müfrit

Dik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Sarp, Sert, Yalçın, Kaim

Gezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek

Kırlent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanyastığı

Zırıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırlamak

Ateş Böceği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız Böceği, Yıldız Kurdu, Işıl böceği

Yağlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil

Örtmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma

Benzeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakın

İçe Dönük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı, Karadinmez

Meziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam

Çözülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal

Pudra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirşan

Barama Kurdu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği

Amor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşk

Harcırah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk, Yol Harcı

İfade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş

Esef Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak

Bronz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tunç

Yığılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Kümelenmek, Toplanmak, Yıkılmak

Konut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek

Nohut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezelye

Akıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Cereyan, Akma, Akış, Eğiklik, Meyil, Sızıntı

Lületaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü

Jale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırağı, Çiğ

Müzd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ücret

Sorutkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü