Ayarlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Ayarlamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dakikleştirmek, Köklemek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tırmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarak

Teras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraça, Artırma, Seki, Dam

Yitim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp

Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak

Tediye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek

Farklanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz

Sanat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Zanaat

İmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapım, Yapma, İşleme

Aygıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet

Bakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak

Gırla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alabildiğine, Pek Çok

Esmer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğday, Yağız, Konur, Kara, Karaca

Baş Başa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte

Sav Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Slogan

Kesimevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbaha

Pisboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur

Gıdalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici

Fesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Arabozucu, Karışıklık, Hile, Kargaşalık, Kundak, Bozut

Mihenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı

Badire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum

Dinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Güçlü, Canlı, Genç, Muhkem, Müsterih, Sağlam, Taze, Zinde, Tendürüst, Tüvana

Fukara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Fakir, Kembağal, Yoksul, Zavallı

Ecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevap, Ücret

Mebde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Başlangıç, İlke, Kaynak, Kök

Strüktürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapısal

Furya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunluk

Beter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü

Şinanay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Memnunluk; Cicili Bicili

Masör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ovman

Portbagaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü